Günümüzde pozitif düşünce çok popüler bir olgu haline gelmiştir, pozitif enerji ve benzeri tariflerle de ifade edilmektedir. İslam gözlüğüyle de bakıldığında bunun önemli dayanakları bulunmaktadır.
Vehim veya çoğul olarak evham da olumsuz düşünceler sınıfına dâhil edilebilir. Bu, kişinin hastalık üzerine olduğu gibi, dini meseleler veya çok çeşitli konular üzerine gelişebilecek bir davranış hali olup yine olumsuz düşünceler üzerine kurulmasıdır.
Olumsuz düşünceler üzerinde yoğunlaştıkça, bu evham ve olumsuz düşünceler, gerçek hastalıklara dönüşebilmektedir. Bu hastalıklar, davranış bozuklukları olduğu gibi, diğer fiziksel bozukluklara da neden olabilmektedir. Bilindiği gibi beynimiz elektrokimyasal etkileşimlerle çalışmaktadır. Olumsuz olarak kodlanan bilgiler, nöronlar arası elektriksel etkileşimle gelişseler de, uzun süreli evham ve olumsuz düşünceler, beyinde olumsuz kimyasal bağlantılar haline gelerek kalıcı davranış bozuklukları ve hasarlar verebilmektedir.
Bu durumda, hem davranış bozuklukları, iletişim sorunları, depresyon, sonrasında beslenme bozuklukları, aşırı kilo alma, hormonlarda değişimler, mide bağırsak sorunları gibi pek çok sıkıntılı durumlara kapı açılmaktadır.
Bediüzzaman Hazretleri bu meseleye, Lemalar[1] adlı eserinde kısaca şu şekilde değinmektedir: “Hastalık iki kısımdır, bir kısmı hakiki, bir kısmı vehmidir. Cenab-ı Hak her derde bir şifa yaratmıştır. Tesiri ve şifayı Şafi-i Hakiki olan Allah’tan bilerek tedavi için ilaçları içmek meşrudur. Hazık, mütedeyyin hekimlerin tavsiyelerini tutmak ehemmiyetli bir ilaçtır. Vehmi hastalık ise, onun en müessir ilacı ehemmiyet vermemektir. Ehemmiyet verdikçe o büyür, şişer; ehemmiyet vermezse küçülür, dağılır.”
Yine Bediüzzaman Hazretleri devamında: “Bu vehmi hastalık çok devam etse, hakikate dönüşür. Evhamlı, asabi insanlarda fena bir hastalıktır. Habbeyi kubbe yapar, manevi kuvveti kırılır. Hususan merhametsiz yarım hekimlere veyahut insafsız doktorlara rast gelse evhamını daha ziyade arttırır.” diye ifade ederek yukarıdaki bahsimizi açıklamıştır. Yine, Bediüzzaman Hazretleri Sözler isimli eserinde Yirmi Birinci Söz, İkinci Makamda:
بِسْمِ اللهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
رَبِّ اَعُوذُ بِكَ مِنْ هَمَزَاتِ الشَّيَاطِينِ – وَاَعُوذُ بِكَ رَبِّ اَنْ يَحْضُرُونِ[2]
Ayet-i Kerimesinin tefsirini yaparak bu hususta geniş bir değerlendirmede bulunmaktadır.
Özellikle depresyon, evham ve benzer asabiyetlerden muzdarip olanlar, bu eserlerden çok faydalanacaklardır.
Yine bu evham ve olumsuz düşünceler pek çok noktada karşımıza çıkmaktadır. Bir örneği de mal biriktirme ve geleceğe dair endişelere aittir. Bunlar insanın hayır noktasında geri kalmasına neden olan, dünyanın ahiret tarlası olduğunu unutturan yine evham tarzı olumsuz düşüncelerdir. Bir kısım mal biriktirenler, bunu evlatları için yaptıklarını iddia ederler. Ancak bu da evham ve dini ıstılahla şeytanın vesvesesi denilebilir. Bu insanlar, harcama yapacakları zaman yapamamakta, ihtiyaç sahiplerine ulaşmakta kendilerini engellemektedirler.
اَلشَّيْطَانُ يَعِدُكُمُ الْفَقْرَ وَيَأْمُرُكُمْ بِالْفَحْشَٓاءِۚ وَاللّٰهُ يَعِدُكُمْ مَغْفِرَةً مِنْهُ وَفَضْلًاۜ وَاللّٰهُ وَاسِعٌ عَل۪يم [3]
Bu noktada da ölçü, döküp saçıp israf etmemekle beraber cömertliği zekat, sadaka ve çok daha fazlasını hayatın esası edinmektir. Büyüklerden birine, ne için çocukları için mal biriktirmediği sorulur. O ise, “Eğer çocuklarım salihlerden ise Cenab-ı Hak onların her daim yardımcısıdır. Sefihlerden iseler, sefihlere yardım etmek de ayrıca bir günah olabilir” şeklinde ifade ederek bu düşüncenin yanıltıcı olduğunu ifade etmiştir. Ancak, müslüman elbette denge insanıdır, hem çocuklarına, ailesine, hem ihtiyaç sahiplerine, hem de hizmetine gereken himmeti gösteren insandır.
Her türlü evhamdan Allah’a sığınarak “Euzu billahi mineşşeytanirracim” diyerek hastalıkta, sağlıkta, bolluk ve darlıkta Rabbimize sonsuz itimat sahibi olmamızın bizlere nasip olmasını temenni ederiz.
Vehmi hastalık ise, onun en müessir ilacı ehemmiyet vermemektir. Ehemmiyet verdikçe o büyür, şişer; ehemmiyet vermezse küçülür, dağılır.
Lemalar
[1] (Risale-i Nur, 25. Lema, 20. Deva)
[2] Ey Rabbim, şeytanların vesveselerinden Sana sığınırım. Onların yanımda bulunmalarından da, ey Rabbim, Sana sığınırım.” (Mü’minûn Sûresi, 23:97-98.)
[3] Şeytan sizi fakirlik ihtimaliyle korkutur ve size cimriliği telkin eder. Oysa Allah, size bağışlanma ve bolluk sözü veriyor. Allah bol imkânlara sahiptir ve bilgisi de sınırsızdır