Clicky

FİKİRDEN KARARA YOLCULUK

İnsanın karar mekanizması nasıl çalışıyor, hiç düşündünüz mü? Herhangi bir konuda karar verirken hangi kriterleri esas alıyoruz? Basit gibi görünen bu süreç aslında nasıl işliyor?

Herhangi bir konuda karar vermek bazen saniyeler hatta saliseler içinde olurken bazen saatler, günler, aylar sürebilir. Kararın hayatımıza etkisi bu süreyi belirler.

İhtiyaçlar, arzular, hevesler, duygular, zevkler, deneyimler, beklentiler, inançlar hepsi bu sürecin bir parçası…

Burada öncelik ne olmalı?

Önceliğimizi belirleyen ilk etapta inancımız olmalı. Çünkü insanın dünyaya gönderiliş amacı Allah’a karşı kulluğunu göstermesidir. Dolayısıyla yapılacak bütün işlerin alınacak bütün kararların temelinde yatan en önemli soru “ALLAH NE DER?” olmalı.

Kararımız öncelikle bir fikir halinde aklımıza düşüyor. Sonra farklı aşamalardan geçerek bir karara ve eyleme dönüşüyor. Fikirden karara yolculukta düşüncenin hangi aşamalardan geçtiği bizim inanç yapımızla ve karakterimizle alakalı.

İnanç Süzgeci: Fikrimiz inancımıza ters ise hemen vazgeçmemiz gerekiyor, ne kadar menfaatli ve zevkli olduğunu hiç düşünmeden. Eğer nefsimize hoş gelen bir tarafı varsa inancımıza karşı mutlaka direnecek ve bizi ikna etmeye çalışacaktır. İşte bu noktadaki direniş tam olarak Allah’ın rızasını içinde saklıyor. En hassas olacağımız yer inanç süzgecinden sorunsuz geçecek şekilde yola çıkmış olmamız. Fikrimiz bu ilk ve en önemli kademeyi geçmeyi başarırsa sırada diğer aşamalar geliyor.

Bir örnek üzerinden devam edelim. Herhangi bir şeyi alalım veya satalım… Bu bir ekmek de olabilir, bir araba veya bir ev de. Ekmek yaparken gramaja uygun davrandınız mı? Gereken hijyen koşullarını sağladınız mı? Doğru fiyatı koydunuz mu? Çalışanların emeklerinin karşılığını verdiniz mi? Müşterinizin haklarına saygı gösterdiniz mi? Hammadde ve diğer malzemeleri aldığınız tedarikçilerin ödemelerini zamanında yaptınız mı? Yoksa kendi menfaatlerinizi düşünerek işinize geldiği gibi mi davrandınız?

İşte “Kul Hakkı” tam da burada devreye giriyor.

Kul hakkına saygı Allah’a karşı saygının bir parçasıdır. Dolayısıyla yaptığımız günlük işlerde eğer bu hassasiyeti göstermezsek kazancımızın helalliği tehlikeye girer ki kazanç helal olmadığında diğer bütün yapılanlar boşa çıkar maalesef. İlk kademede niyetimizin doğru olması işimizi de doğru yaptığımız anlamına gelmiyor. Her adımda, “Bu işin helalliğinde bir sıkıntı olabilir mi?” sorusunu sürekli kendimize sorarak teyakkuz halinde olmak zorundayız. 

Eylemlerimizi hangi düzene göre düzenlediğimize çok dikkat etmeliyiz. İnsan hiç farkında olmadan inancına aykırı işler yapıyor olabilir. Ailesinden ve çevresinden görerek normalleştirdiği hareketler belki de dini ölçülere aykırıdır. Dolayısıyla her hareketimizi inanç eleklerinden geçirip bizim karakterimize ve hayatımıza uygun olup olmadığına karar vermeli ve gerekiyorsa değiştirmek için azami gayret sarf etmeliyiz. Ne konuştuğumuza, ne yaşadığımıza dikkat etmek Allah’a karşı bir numaralı vazifemizdir.

Bu sistem iç âlemimizde kendi davranış biçimlerimizi belirlediğimiz, hayatımıza yön veren konular. Bir de iletişim halindeyken aldığımız kararlarımız var. Yani duygu durumumuzu yöneterek almamız gereken kararlar.  Öfkeyle kalkanın zararla oturması kaçınılmaz. Keskin sirke küpüne zarar. Karar alırken kalbimizdeki duygu ölçer kısmına bakıp eğer öfkeli veya üzgün hissediyorsak karar almayı erteleyerek kendimizi ve çevremizi yanlış yapmaktan korumuş oluruz. Aç karnına markete giden birisinin yanlış alışveriş yapma ihtimali çok yüksek. Sürekli olumsuz konuşan birisinin yanında ümitli olmamız ne kadar mümkün?

Yani beden ve ruh halimiz, çevremizin etkisi gibi unsurlar aldığımız kararlara zannettiğimizden çok daha fazla etki ediyor. İşte bu sebeplerden dolayı tek başına karar almaktan ziyade istişare üzerinde durmak ve en basit kararları bile istişare ile almak yani sünnete ve ortak akıla müracaat etmek bizi doğru kararlar almaya sevk eder. Etrafınızdaki en yakın beş kişinin ortalaması olduğunuzu düşünürsek kendimizi nereye konumlandırırız?

Sözün özü doğru kararlar alabilmek, hem ahiret hem de dünyada huzuru bulmak için kalbimizi ve aklımızı yeniden gözden geçirerek önce inanç sistemimizi düzenlemeliyiz. Sonra istişare kültürünü benimsemeli çevremizi gözden geçirmeliyiz. Allah rızasına uygun hareket eden doğru kararlar verebilen kullarının arasına girebilmeyi hepimize nasip eylesin inşallah…

Bir iş için karar verirken kalbinde zuhura gelen huturu da nazara al!..

Kuş Sütü / Ahmed İhsan Genç

2 thoughts on “FİKİRDEN KARARA YOLCULUK

  1. Bir iş için karar verirken hissettiklerin senin o konu hakkındaki asıl fikrini ele verir ve kararlılığını yansıtır…
    Mükemmel bir tespit…
    Bir psikiyatri hocası olarak ancak bu kadar iç sesin ehemmiyeti anlatılabilir derim…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir