SORU- Bir gün bir talebesi Bilge hocasına sordu: Bir komşum var, apartmanımıza yeni taşındı. Henüz çok fazla diyaloğumuz yok ama ismen tanıştık. Geçen gün de kapıda karşılaştık ve biraz sohbet ederken sakıncalı olduğunu düşündüğüm birkaç söz söyledi. Ben de henüz çok az tanıştığım bu komşumun hatasını düzeltmekte kararsız kaldım. Sonradan da içimde pişmanlık oluştu. Doğru hareket ne olmalıydı?
CEVAP- Bilge hoca tebessüm ederek cevap verdi: Kardeşim, bazı kimseler herkesin hidayetinden kendilerinin sorumlu olduğunu zannederler. Sonra da bunda muvaffak olamayınca küskünleşir ve hayal kırıklığına uğrarlar. Hâlbuki bu kişinin kendisini böyle yıpratmasına gerek yoktur. Çünkü Allahu Teala hem kitaplarla hem peygamberlerle hem de onları izleyen âlim ve veli kulların açıklamalarıyla her şeyi çok açıkça izah etmiştir. Hidayet de Allah’ın lütfudur. Belki sen uygun bir ortamın oluşmasını bekleyebilir ve uygun bir zamanda söylemen gereken bir şey varsa söylersin. Ancak sana bundan daha kestirme ve güzel yolu söyleyeyim: O komşun için dua et! Allah ona hidayeti kolaylaştırır ve bunun için gerekli vasatı ve sebepleri yaratır. Hatta o samimi duanın neticesi olarak hiç umulmadık tezahürlerle karşılaşabilirsin.