Bayramlar bizi birbirimize yaklaştıran, yakınlarımızı hatırlamamızı sağlayan ve uzun zamandır görüşemediğimiz sevdiklerimiz ile hasret gidermemizi sağlayan en güzel fırsatlardandır. Hatta hemen burnumuzun ucundaki veya birkaç adım ötemizdeki, hiç tanımadığımız, haberdar olmadığımız ama her birisi farklı bir âlem olan komşularımızı da tanımak, hem-hâl olmak için en güzel vesilelerden de birisidir.
Bayramların bu güzelliğinden ve belki de bilmediğimiz daha pek çok güzelliklerinden biraz olsun faydalanmak için her Kurban bayramında yapabildiğim kadar çok ziyaret yapmaya çalışırım. Kesmiş olduğum kurban etlerini de sadece muhtaçlara değil, bereket vesilesi olması için komşularıma da ulaştırmak isterim. Hatta bazen hiç tanımadığım komşuların da kapısını çalar ve kendilerine taze kesilmiş kurban etlerinden küçük de olsa bir parça vermeye çalışırım. Ailemizden aldığımız terbiye de bu şekildeydi.
Son birkaç bayramdır kapısını çaldığım komşularımdan birisi de Ermeni komşumuz Mathild teyze idi. Bir defasında da çocuklarımla ile birlikte kapısını çalmış, hem bir parça et takdim etmiş, hem de içeriye girip sohbet etmiştik. Her gittiğimizde de yanında Mathild teyzenin yanında çok sevecen ve tatlı komşusu olurdu. Mathild teyze ziyaretimizden çok memnun olur, kapı çalanların iyice azaldığı bu dönemde bu ziyaretten hâsıl olan sevinci gözlerinden ve halinden taşardı.
Mathild teyze ile olan bu ziyaretlerimi, çok yakın bir dostum ile de paylaşmıştım. O da bana her bayramda Mathild teyzeyi sorardı.
Son bayramda, yanlış bir karar ile tüm kurbanları Afrika’da kestirmeye karar vermiştim. Görünürde bu şekil daha rahattı. Kurban etleri ile uğraşmayacak, aynı fiyata daha çok kurban kesebilecek ve daha rahat olacaktım. Ancak sonra fark edecektim ki bu sefer de komşularıma dağıtacak bir kurban etim elimde olmayacaktı.
Aslında bunu bana hatırlatan da Mathild teyzenin hikâyesini kendisine anlattığım dostum oldu. İşin doğrusu Mathild teyzeyi bu bayramda nedense hiç hatırlamamıştım. Ancak bu sene Türkiye’de kurban kesmediğimi bilen dostum, kendi kestiği kurbandan bana tadımlık bir miktar getirmişti. Ayaküstü sohbet ederken Mathild teyzeyi sordu. Başımdan aşağı kaynar sular döküldü. Mathild teyzeyi unuttuğumu o an fark ettim. Civanmert arkadaşım bana yanında diğer bir arkadaşına götürmek üzere et olduğunu ve o eti Mathild teyzeye verebileceğimi söyledi. Kendisine teşekkür ederek eti aldım ve doğrudan Mathild teyzenin yanına çıktım.
Kapıyı açan Mathild teyzenin fedakâr arkadaşıydı. Mathild teyze mutfaktan bize bakıyordu. Beni içeri buyur ettiler. Rahatsız etmek istemiyordum ama ısrar edince içeri girdim. İyi ki girmişim.. Meğer son görüşmemizmiş. Maalesef beni (sanırım son dönemde Alzheimer olmuştu) hatırlamasa da, yine de sevincinin her halinde taştığı ve memnuniyeti belli oluyordu.
Kendisine kurban etini takdim ederken, aslında eti gönderenin arkadaşım olduğunu ve onun hatırlatması üzerine geldiğimi söyleyince şaşkınlığı ve sevinci daha da artmıştı.
Kendisi ile vedalaşırken onunla son görüşmemiz olduğunu bilmiyordum. Hatta içimden vaktinin çoğunu yalnız geçiren bu sevimli teyzeyi sadece bayramlarda değil sık sık ziyaret etmem gerekir diye düşünmüştüm. Ancak birkaç gün önce vefat haberini alınca içimi derin bir üzüntü kapladı.
Masum çocuklarım, başka bir dine mensup bir kişinin vefatı üzerine ne denmesi gerektiğini sordular. Ben de onlara, kendisine en iyi dilekleri dilememiz gerektiğini, Allah’ın her kulunu bizden daha iyi bildiğini ve ona en güzel şekilde davranacağını söyledim. Ayrıca bir karar aldım: Bundan sonra Allah’ın imkân verdiği nispette Türkiye’de bir tane de olsa kurban kesmeye devam edeceğim ve muhtaçların yanı-sıra komşularıma da bir parça da olsa dağıtmaya çalışacağım.
Mathild teyzenin yakınlarına Allah sabırlar versin.
Aziz kardeşim. Maşallah… Duygulu ve ibretlik bir hatıra. Biz insana insan nazarıyla bakmayı öğrendik. Ondaki cevheri Allah en iyi bilendir. Hidayet ve inayet nereden, ne zaman, neyle geleceğini kim bilir ki? Kalpleri yarıpta bakacak da değiliz. Biz neci oluyoruz ki kendimizce etiketler ve yaftalar üretiyoruz. Rabbi kulunu cennete koyacakta biz önünde mi duracağız… Nice cennetlik görünürler var ki sonları meçhul. Rabbim hepimizin akibetini hayreylesin. Ve böylesi hanımefendiye de büyük lutuf ve rahmet ile muamele edilmesini dileriz… Amin…
Maşallah